Türk-İş’ten asgari ücret açıklaması: Şimdi ‘evet’ deyip imzalarsak her şey artar
Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Manisa’nın Soma ilçesinde Maden İş Sendikasını ziyaret etti. Ziyarete Soma Belediye Başkanı Ali Tulup da katıldı.
Gazetecilere açıklamalarda bulunan Önder Atalay, Soma Maden faciasının 6 yıl sonra 10’uncu yılına gireceğini vurgulayarak, Anayasa Mahkemesi’nde bekleyen belgenin bir an önce sonuçlanması gerektiğini belirterek, vergi dilimi, asgari ücret ve taşeronla ilgili açıklamalarda bulundu. sorunlar.
“İŞÇİLER BİZİ MASA’DA TEMSİL EDECEK”
Asgari ücretlinin en büyük sorunlarından birinin vergi dilimi sorunu olduğunu kaydeden Atalay, “Şimdi burada çalışan arkadaşlarımız ‘Ocak ayında aldığımız vergiyi esas alın’ diyorlar. Geçmişte biz giriyorduk. 6’ncı ayda yüzde 27’lik dilimdeyiz, şu anda nisan sonunda yüzde 27’lik dilimdeyiz.” ‘Bölgeye giriyoruz’ diyorlar. Asıl sorun ne sözleşme ne de asgari fiyat, asıl sorun vergiyle ilgili. Vergiyle ilgili düzenleme ve tespit yapılması gerekiyor. Biz 40 yıldır asgari fiyatın yılda bir kez artırılması için hükümetle görüşüyoruz. Şimdi 2 yıldır 6 ayda bir oluyor. Bunu yapıyoruz. Bunun nedeni ise ülkedeki enflasyondur. Kovid sonrası temmuz ve aralık aylarında asgari ücretle ilgili toplantı yapıyoruz. Artık orada sendikalarımız var. Bu sene o masada işçiler olacak. Temsilcilerimizin 4’ü personel olacak. Sendikacı olmayacak. “Bu parayla nasıl geçinemeyeceklerini anlatacaklar. Sonra komiteyi belirleyeceğiz. Ben ve İlhami bunu arkadaşlarımızla birlikte açıklıyoruz diye bu sendikacının açıklaması değil. Yaşayan anlatsın, yaşayan bizzat söyleyecek. Oraya oturun ve anlatın, “O masada kadınlar ve erkekler olacak, erkekler ve işçiler olacak, o yüzden pozisyonlarını açıklayacaklar” dedi.
“MİNİMUM FİYAT KONUŞMASI ÇIKTIĞINDA…”
Asgari ücretle ilgili açıklamalarına devam eden Atalay, şunları söyledi:
“Asgari fiyat denilince maalesef ülkemizde ette, sütte, kirada her yerde artış var. Şimdi ben şu anda asgari fiyata ‘evet’ dersem, imza atarsam o parayı alacak” Asgari ücret şubat ayının 1’inde. Üstelik şubat ayına da 3,5 ay var. O zamana kadar “O zamana kadar konuşmanın anlamı yok. Zamanında konuşmamız lazım. Bize sürekli ‘sen ne isteyeceksin, masada oturanlar isteyecek’ diye soruyorlar, durumlarını anlatıyorlar. Mümkün olursa bu yıl da böyle bir düzenleme yapacağız.”